Kaliteli İnsan
03 Mart 2017 Fatih YILMAZ

Kaliteli İnsan

Öldükten sonra amel defterinin kapanmamasını isteyen her insan, mutlaka anılmaya değecek bir eser bırakmalıdır. Bu eser hayırlı bir evlat, insanlığın faydasına sunulan yol, köprü, cami, çeşme, han, hamam, okul vs. olabileceği gibi topluma yol gösterecek ilmi çalışmalar ve geleceğe yön verecek nesiller de olabilir.

Kaliteli insan aynı zamanda hizmet eden insandır. Kamil insan olabilmenin yolu hizmetten geçer. Mükemmelliğe erişebilmek için hayırhah olmak lazım. İnsana, hayvanata, nebatata, herkese kısacası tüm yaratıklara hizmet etmek için yarış etmelidir. Devamlı bir surette iyiliği emredip kötülüklerden sakınmak, fakiri ve düşkünleri bulup onların dertlerine derman olmak, onların acılarını dindirmek ve yaralarına merhem olabilmek lazımdır. Şu dünyada yapılabilecek en güzel işler çaresizlere çare olabilmektir. Boğulan gönüllerine bir çıkış kapısı aralamaktır.

Hazreti Mevlana bu konuyla ilgili olarak şöyle diyor; “Fakru zaruret içinde boğulan gönüller, dumanla dolu bir eve benzer. Sen onların derdini dinlemek suretiyle o dumanlı eve bir pencere aç ki, onun dumanı çekilsin ve senin de kalbin rakikleşip ruhun incelsin.”

Müslüman, köşe bucak gezip aç olan fakir fukarayı araştırıp onların derdine derman olacak. Kendi çoluk çocuğuna yedirdiği gibi başkalarını da gözetecek. Belki de bu yaptığı iyilik kurtuluşuna vesile olacaktır. Yarım ekmeğe muhtaç olan öyleleri var ki insan gezip görmediği için herkesi kendi gibi zannediyor.

Vakıflara ait imarethanenin servis aracıyla bir mahalleye gittik. Her zaman üç ekmek alan bir kadıncağıza iki ekmek verilmiş. Kadın öyle bir feryat ediyor ki yüreğim sızladı. “Benim hiçbir gelirim yok, bir ekmek eksik olursa akşam çocuklara ne yedireceğim?” diye ağlıyordu. Zaruret içinde olmasa bu kadıncağız tek bir ekmek için feryadı figan etmez diye düşünüyorum. Şair öyle diyor:

Tok olan cümle cihanı tok sanır, / Aç olan âlemde ekmek yok sanır.”

Yüreklerdeki merhametin fiiliyata geçmesi için hizmet şarttır. Maddi ve manevi olarak herkes üzerine düşen bu vazifeyi gücü nispetinde yapmalıdır. Nemelazımcı olan bir kimseye kaliteli insan dememiz mümkün değildir. Komşusu açken midesini tıka basa dolduran kâmil kişiliğinden bahsetmesin. Savaş ve kuraklık sebebiyle açlıktan ölen çocuklara televizyon başında acımak yerine, bilfiil onları bulup derdine merhem olmalıyız. Bunun için ne gibi bir hizmet yapmak gerekiyorsa onun yollarını araştırıp bulmalıyız ki kaliteli bir insan olduğumuza herkes inansın.

Yazımızı paylaşın..

Facebook Twitter Whatsapp’ta Paylaş Google Email Print LinkedIn Pinterest Tumblr